Milli Savunma Bakanlığı, İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım’da meydana gelen bombalı akın sonrası 15 Kasım’da dikkat çeken bir paylaşımda bulunmuştu.
MSB açıklamasında, “İstiklal Caddesi’nde bombalı terör saldırısı gerçekleştiren teröristler bunun hesabını misliyle ödeyecek! Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz.” denilmişti.
Diyarbakır’da konuşlu bulunan 8. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda dün saat 23.45 sıralarında hava hareketliliği yaşandı.
Üs komutanlığından peş peşe havalanan savaş uçakları, Suriye ve Irak’ın kuzey bölgelerine yöneldi. Aralıklarla yaklaşık 2 saat mühletince uçak hareketliliği yaşandıktan sonra MSB’den, Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki terör yuvalarına hava harekatı düzenlendiği bilgisi paylaşıldı. Açıklamada, “Hesap zamanı! Alçaklardan hain taarruzların hesabı soruluyor” tabirlerine yer verildi.
HAREKATA SİHA’LAR DA KATILDI
Diyarbakır dışında Malatya’dan da savaş uçaklarının kalktığı, Batman’dan havalanan SİHA’ların da operasyona takviye verdiği öğrenildi.
KARA HAREKETIYLA DEVAM EDER Mİ?
Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, gerçekleştirilen hava harekatının kıymetini milliyet.com.tr’den Sercan Dinç’e kıymetlendirdi. Bu harekatın Yunanistan ve onun üzere ülkelere de ileti olduğunu vurgulayan Ağar, “Bu bir tatbikat değil, bu bir gerçek.” açıklamasını yaptı.
Ağar’ın değerlendirmeleri şöyle; Harekat kesinlikle yapılacaktır. Fakat kara kara harekatıyla şartlar daha oburdur. Lakin Rusların bu noktada hava alanını açmasını çok önemsiyorum. Daha evvel kara harekatlarıyla ilgili en kıymetli kısım neydi? Havanın Suriye karasılının kullanılamamasıydı. Bu manada son derece değerli bir ayrıntı. Bu harekatla birlikte çözülmüş oldu.
Kara harekatı gerekli. Bunu herkes çok güzel biliyor. Fakat bu bir yığınak problemi. Bir öbür tarafıyla bilhassa ABD ve Rusya ile birlikte bu işin kerhen de olsa bir formda mutabık kalınması sorunu. Mutabık kalınamasa bile onlara karşın yapılması sıkıntısı. O açılardan bakıldığında kara harekatı tahminen çabucak peşinden gelmez ancak şartların oluşturulmasıyla birlikte yapılmasının mecburî olduğunu düşünüyorum.
YUNANİSTAN’A DEĞERLİ BİR BİLDİRİ: TATBİKAT DEĞİL, BU BİR GERÇEK
Suriye sonu 912 km. Irak sonu da 378 km. Yani 1280 km’lik bir hudut. Hatta 195 km’ye kadar derinliğe inildi. Bu çok kıymetli bir yetenek ve iki tane ülkede eş vakitli olarak yapıyorsunuz. Yalnızca bir vuruş değil. Bu yalnızca YPG/PKK’nın üzerinde ortaya konulan bir tesirin dışına çıkıyor. Türkiye’ye karşı hasmane bir tavır belirlemiş Yunanistan üzere ülkelere de son derece kıymetli bir ileti. Bu bir tatbikat değil, bu bir gerçek.
TÜRKİYE’DEN GÜÇ GÖSTERİSİ
Türkiye 1280 km’ye hudut boyunca 195 km. derinliğe inerek bir çoklu hava harekatları icra ediyor. Bu son derece değerli yetenek göstergesi, güç gösterisi. Bu açıdan da çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Bunu bu türlü faal ortaya koyan çok az ülke var. Bu kadar çok fazla savaş uçağıyla, erken ikaz ve ihbar uçağıyla, tanker uçağıyla, çok farklı üsler kullanılarak ve çok fazla uçak kullanılarak yapılan bir harekat olması büyük bir iş bu.
SİHA’lar var, karasal ateş vasıtaları dayanak veriyor. Bu açıdan bakıldığında herkesin hele hele Yunanistan’ın hayatta yapamayacağı birşey.
